zeynep 27 yaşında yeni mezun bir öğretmen olarak erenköy ilköğretim okulu’ na atanır. bu köy aynı zamanda zeynep’in çocukluğunun geçtiği köydür. fakat, köyden zeynep’e miras kalan sadece acı hatıralar olmuştur. zeynep köye vardığında, ilkokul öğretmeni ülker’in yazdığı bir günlük bulur. bu günlük, zeynep’i bir anda hatıralarına götürürken, diğer yandan da onu geçmişiyle yüzleştirecek olayların aydınlanmasını sağlar.
ülker öğretmenin köydeki ilk günlerinde, ömer isimli bir çocuk kuyuda boğularak yaşamını yitirir. ömer’i kuyudan köyün çobanı baran çıkarır. bu olay köyde acı yaratsa da, daha sonra aynı kaderi paylaşacak olan baran ve ülker öğretmenin yakınlaşmasına neden olur.
12 yıl önce, ağa’ ya varmayarak amcası ve yengesinin köyden gitmesine sebep olan ve Ülker öğretmeninin yanına yerleşen zeynep, ağa’ 'nın semra öğretmenine ne denli zarar verebileceğini öğrendikten sonra ağa’ ya kaçar….
12 yıl sonra, yani şimdilerde; zeynep, çocukların kayıtları için ev ev dolaştığı,tayin olduğu bu köyde, geçmişte yaşananların suçluluğunu sürekli yaşamaktadır…
12 yıl önce yaşanan hikayenin devamında ise, zeynep’ 'in yanından gitmesine anlam veremeyen semra öğretmen, Çoban yusuf’ un kan davalılarınca vurulur. buna karşılık, Çoban yusuf düğün günü ağa’ yı vurur ve sonrasında, kan davalıları tarafından öldürülür.
erenköy ilköğretim okulu’ nun bulunduğu köye 12 yıl sonraki bu gelişinin beşinci gününde; zeynep, geçmişte yaşananları ne kendisinin ne de köylünün unutamayacağına ve köyden ayrılması gerektiğine karar verir ama hem cemil, hem de semra öğretmenden kendisine kalan değerli miras günlük, öğretmenliğin kutsallığını ve anadolu’ nun cehalet dolu yıllarından günümüze gelinişinde, öğretmenlerin taşıdığı önemli rolü, yeni öğretmen zeynep’e hatırlatır ve zeynep erenköy ilköğretim okulu’ nda çocuklarını okutmaya devam eder.